Zamanın
bilinmeyen bir noktasından
Senin hülyana
kapıldım geldim
Nasıl oldu, ne
zamandı bilmem ama
Seni ben
muammalı rüyalarda sevdim
Elimde
olmadan o hülyalar diyarından
Estim ilham
alarak sevda rüzgârlarından
Bilmem kaç asrın
kaç kapısından
Geçerek bu
günlere aşkına geldim
Yedi
ömre sığmayacak bu sevgiye
Layık olduğum
sevinci ve ümidiyle
Gecemi gündüze,
gündüzümü geceye
Katarak gönlüne,
sana geldim
Ne bir dağ, ne
de engel tanıdım
Çileli yolları
senin şevkinle aştım
Bazen kuşlarla,
bazen ceylanlarla arkadaştım
Tüm
yorgunluğumla huzuruna geldim
Ecel meleği
yolumu kesti yılmadım
Uzun yolculukta
senin yolundan caymadım
Aç kaldım, susuz
kaldım yıkılmadım
Aşkına susadığım
makamına geldim
Padişahı olmanı
bekler gönül sarayım
Koy hükmünü,
dilersen senin olayım
Dile kapında
sararıp solayım
Gönül sarayıma
sultan ol diye geldim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder